Patent Borsası
Bakan Ergün, Türkiye’de de ‘Patent Borsası’ oluşturmak için harekete geçti. Dünyadaki başarılı uygulamaları incelemeye aldıran Bakan Ergün, işletmelerin patentlerini ‘teminat’ olarak gösterebilmesinin yolunu açacak düzenleme için de çalışma yapılmasını talimatını verdi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün:
“İşletmeler, patentlerini bankalar nezdinde teminat olarak gösterebilecekler, düzenleme üzerinde çalışıyoruz”
“İşletmelerin maddi olmayan duran varlıkları arasında yer alan patentlerin çok daha kolay bir şekilde nakde dönüştürüleceği bu mekanizmayı hayata geçirdiğimizde bu varlıklar, işletmeler açısından duran varlıklar olmaktan çıkacak, cari varlıklara dönüşecekler”
“İşletmeler patentlerini bankalar nezdinde teminat olarak gösterebilecekler”
“Bu sayede işletmelerimizin kullanabilecekleri kredi hacminde önemli bir artış meydana gelecek ve patentlerin stratejik olarak kullanımı farklı boyutlara taşınacaktır”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, işletmelerin, patentlerini bankalar nezdinde teminat olarak gösterebilecekleri bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını açıkladı.
Bakan Ergün, Türkiye’de de ‘Patent Borsası’ oluşturmak için harekete geçti. Dünyadaki başarılı uygulamaları incelemeye aldıran Bakan Ergün, işletmelerin patentlerini ‘teminat’ olarak gösterebilmesinin yolunu açacak düzenleme için de çalışma yapılmasını talimatını verdi.
Ergün’ün açıklaması şöyle:
Patent Borsası
Patent başvuru sayılarındaki artışlar, patentlerin kullanımındaki farklılaşmalar, bu kullanımlara ilişkin bilgilerin temini ve kamu ile paylaşımı sonucunda ülkemizde bir patent piyasasının oluşmasını bekliyoruz. Bu gelişmelerin nihai neticesi olarak “Patent Borsası” şeklinde tanımlayabileceğimiz bir yapıyı tesis edeceğiz.
Dünyada bu konudaki başarılı uygulamaları titizlikle inceliyoruz.
Örneğin Japonya’da Japon Kalkınma Bankası 1995 yılında patentlerin teminat olarak kullanılabildiği bir kredi sistemini uygulamaya koymuş ve çok sayıda girişimci bu uygulamadan faydalanmıştır.
Almanya’da Ulusal Finansal Denetleme Otoritesi, bankalara finansman için patentlerin teminat olarak kabul edilmesini önermiştir.
Patentlerin gerek teknoloji transferinde, gerekse finansman temini, sigortacılık benzeri uygulamalarda etkin bir şekilde kullanılabilmesi, doğru ve güvenilir bir şekilde değerlemesinin yapılmasından geçiyor.
Dünya örneklerine baktığımızda, patent değerlemesinin bazı ülkelerde özel firmalar tarafından bazı ülkelerde ise devlet tarafından oluşturulan yapılar eliyle gerçekleştirildiğini görmekteyiz.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak ülkemizin patent alanındaki yükselen potansiyelini ticari değere dönüştürebilmek için, TBMM’ye sunulan Kanun Tasarısının yasalaşmasıyla birlikte değerlemeyle ilgili en uygun modeli hayata geçireceğiz.
Objektif kriterler çerçevesinde yapılacak patent değerlemesi sonrasında, sadece teknoloji transferi konusunda atağa kalkmış olmayacağız, aynı zamanda patentlerle finans sektörü arasında güçlü bir bağ oluşturacağız.
Buluşların ticari bir meta olarak alınıp satılacağı yeni yapıyla birlikte, patentler, ülkemizdeki işletmelerin yönetim stratejilerinin en önemli araçlarından biri haline gelecektir.
İşletmelerin maddi olmayan duran varlıkları arasında yer alan patentlerin çok daha kolay bir şekilde nakde dönüştürüleceği bu mekanizmayı hayata geçirdiğimizde bu varlıklar, işletmeler açısından duran varlıklar olmaktan çıkacak, cari varlıklara dönüşecekler.
İşletmeler patentlerini bankalar nezdinde teminat olarak gösterebilecekler.
Bu sayede işletmelerimizin kullanabilecekleri kredi hacminde önemli bir artış meydana gelecek ve patentlerin stratejik olarak kullanımı farklı boyutlara taşınacaktır.
Fikri ürünlerden elde edilen lisans gelirleri yıllık 250 milyar dolar
İşletmelerin rekabet gücünü artırmada finansal sermayenin yerini bilgi sermayesi almış ve işletmeler sahip oldukları fikri ürünleri, aktif ve verimli bir şekilde kullanarak katma değer üretme yarışına girmeye başlamıştır. Bu gelişmeler, bilimsel, teknolojik ve yenilikçi faaliyetlerin en somut çıktıları olan sınai mülkiyet haklarını, küresel rekabetin en etkili araçlarından biri haline getirmiştir. 2010’lu yıllarda fikri ürünlerden elde edilen lisans gelirleri yıllık 250 milyar dolarlar seviyesine ulaşmıştır. Dolayısıyla bilgiyi ticari bir varlık haline getiren sınai mülkiyet hakları, işletmelerin büyümesi ve karlılıklarının artmasında çok önemli rol oynamaya başlamıştır.
Türkiye, marka başvurularında Avrupa birincisi
Ülkeler arasında kıyasıya bir rekabetin yaşandığı sınai mülkiyet alanında Türkiye, son 10 yılda ortaya […]