Polis kuvvetlerinin eylemlerde sıkça kullandığı biber gazının kullanımı yıllardır tartışıladursun, Güney Afrika merkezli Desert Wolf isimli bir şirket, biber gazı kapsülü fırlatan insansız hava aracı (İHA) üretti. Hedef gözetmeksizin atış yapan ve eylemlerde kullanıldığında insan hayatını hiçe sayan bu icadı ilk sipariş eden ise bir maden şirketi oldu.

 

Londra’daki teknoloji fuarında “toplumsal olay helikopteri” olarak pazarlanan aracın, kamu düzeninin bozulduğu durumlara, “güvenlik güçlerinin hayatını riske atmadan” müdahale imkanı sağladığı belirtiliyor. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ITUC ise aracı “korkutucu” buldu.

Saniyede 80 mermi/kapsül

ITUC sözcüsü Tim Noonan şöyle diyor: “Bu son derece rahatsız edici ve çirkin bir gelişme; inanıyoruz ki her mantıklı hükümet, bu gelişmiş muharebe teknolojisinin işçilere ve aslında meşru protesto ve gösterilere katılan halka karşı konuşlandırılmasını derhal durduracaktır.”

Noonan, hangi maden şirketinin sipariş verdiğini tespit etmeye çalıştıklarını belirterek, “Dünya çapındaki maden sektörü sendikaları içinde bunu acilen gündeme getireceğiz” dedi.

Desert Wolf şirketinin internet sitesinde, sekiz pervaneli ‘oktokopter’ aracının, her biri saniyede 20 mermi atabilen 4 adet ‘paintball’ namlusuna sahip olduğu belirtiliyor. Araca verilen isim ise Skunk. Aracın boya kapsülü ve plastik mermi fırlatma özelliğine de sahip olduğu belirtiliyor.

4 bin mermi ve kapsül taşıyabilen aracın “körleştirici lazer” saçmaya ve kalabalığa uyarı mesajları yayımlamaya yarayan mekanizmaları da mevcut. Şirketin sitesinde sadece aracın tasarımına ilişkin bir grafik var. Ancak Defence Web sitesi, IFSEC güvenlik fuarında Salı günü ‘görücüye çıkan’ insansız hava aracının bir fotoğrafını yayımladı.

Müşteriler belli değil

Desert Wolf Genel Müdürü Hennie Kieser BBC’ye yaptığı açıklamada, 25 adet sipariş aldıklarını belirtti. “Müşteriyi belirtemem ama aracın uluslararası bir madencilik kuruluşu tarafından kullanılacağını söyleme iznim var. Siparişlerini tamamlamak isteyen bir dizi başka müşteriyle de ilgileniyoruz” diye konuşan Kieser, bu potansiyel müşterilerin Güney Afrika’daki güvenlik ve maden şirketleri ile ülke dışındaki bazı polis teşkilatları olduğunu ifade etti.
Kieser’in söylediğine göre, önümüzdeki aylarda Afrika, Avrupa ve Amerika’da müşteriler için deneme uçuşları yapılacak.

Güney Afrika’da 2012’de cereyan eden ve çoğunluğu işçi 44 kişinin öldüğü platin madeni grevine gönderme yapan Kieser, “Yeni bir Lonmin Marikana olayını kaldıramayız ve yaya polisi kaldırarak ölümcül olmayan teknolojiyi kullanarak herkesin daha güvende olacağına inanıyoruz” dedi. Kieser, Lonmin şirketinin müşterileri arasında olmadığını sözlerine ekledi.

İşkence teknolojisi mi?

Defence Web editörü Guy Martin, bu insansız hava aracının türünün ilk örneği olduğunu söylüyor. Skunk’ın, insansız hava araçlarının evriminde yeni bir aşama olduğunu vurgulayan Martin, “daha sıradışı yükler” taşıyan insansız hava araçlarının devreye gireceği tahmininde bulunuyor. Robotik silahların kontrol altına alınması için uluslararası faaliyet yürüten ICRAC grubunun sözcüsü Noel Sharkey ise bu tür araçların kullanılmasının rejimlerin otoriterleşmesini ve protestoların bastırılmasını tırmandırabileceği uyarısı yapıyor.

“Havadan plastik top veya mermi atmak sakatlayabilir ve öldürebilir” diye konuşan Sharkey, “Protestocu kalabalığına karşı biber gazı kullanılması bir çeşit işkencedir ve buna izin verilmemelidir” diyor. Sharkey, bu insansız hava araçları kullanılmadan önce uluslararası toplum tarafından bir inceleme yürütülmesi çağrısı yapıyor.

 

www.devpatent.com