Buluşumu noterden tasdik ettirince yasal bir koruma elde etmiş olur muyum?

Hayır. Noterden tasdik ettirilmiş buluşa dair bir açıklamanın patent hakkı sağlaması mümkün değildir. Buluşlara patent koruma hakkı sağlayan ülkemizdeki tek yetkili kuruluş Türk Patent Enstitüsüdür.

&s tarafından.|2013-04-13T01:56:15+03:00Cumartesi, Nisan 13, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent|Buluşumu noterden tasdik ettirince yasal bir koruma elde etmiş olur muyum? için yorumlar kapalı

Patent maliyetleri ne kadardır?

Patentler için net bir maliyet vermek mümkün değildir. Başvurudan belge aşamasına kadar ödenecek ücretler çeşitlilik göstermekte ve daha sonraki 20 yıllık koruma süresi boyunca ödenecek yıllık ücretler her yıl yeniden düzenlenmektedir. İnternet sitemizde ve başvuru kılavuzlarında yayınlanan ücret tablolarından bilgi alınabilir. Ayrıca yurt dışında koruma elde etmek için yapılan başvurular için de farklı ücretler söz konusudur. Ödenecek ücretler koruma talep edilecek her ülke için farklılık gösterir. Ayrıca 23 Ağustos 2007 tarihinden sonra yapılmış başvurular için TÜBİTAK teşviklerinden faydalanılması da sözkonusudur.

&s tarafından.|2016-10-29T01:34:08+03:00Cumartesi, Nisan 13, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent|Patent maliyetleri ne kadardır? için yorumlar kapalı

Markama patent alabilir miyim?

Hayır. Başvuru sahipleri tarafından sıkça sorulan bu yanlış soru, marka ve patent kavramlarının tam olarak bilinmemesinden kaynaklanmaktadır. Marka; işletmelerin mal ve hizmetleri için ayırt edici özelliği olan sözcükler, şekiller, harfler ve sayılardan oluşabilen her türlü işarete verilen addır. Markalar da Türk Patent Enstitüsünde tescil ettirilir. Patent ise, teknik özelliği olan buluşların korunması hakkında kullanılan bir terimdir.

&s tarafından.|2013-04-13T01:48:17+03:00Cumartesi, Nisan 13, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent|Markama patent alabilir miyim? için yorumlar kapalı

Patent ve faydalı model arasındaki fark nedir?

Faydalı Model, kimyasal maddeler ve usuller hariç patente konu olabilecek teknik gelişmeye sahip bütün ürünler için verilebilir. Yurt içinde özellikle KOBİ’lerimiz ve geliştirmiş oldukları yeni ürünler için daha az maliyetle koruma elde etmek isteyen buluş sahipleri için tavsiye edilebilecek bir sistemdir. Buluşu için Patent ya da faydalı model başvuru sistemlerinden hangisinin seçileceğine başvuru sahibi kendisi karar verir. Faydalı model başvurusu için dikkat edilecek en önemli husus, yeni olmayan ürünler için başvuru yapılmaması gerektiğidir. Yeni olmayan ürünler için başvuru yapılıp faydalı model belgesi alınsa dahi, ürünün yeni olmadığının üçüncü kişilerce ispatlanabilmesi durumunda, mahkeme yolu ile belgenin iptali söz konusudur.

&s tarafından.|2013-04-13T01:45:30+03:00Cumartesi, Nisan 13, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent|Patent ve faydalı model arasındaki fark nedir? için yorumlar kapalı

Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğin 35inci sınıfdaki yeni uygulama esasları

Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğin 35inci sınıfdaki yeni uygulama esasları
Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğin 35inci Sınıf 6ncı Paragrafında Belirtilen “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “…” * bir araya getirilerek sunulması hizmetleri”ni İhtiva Eden Marka Tescil Başvurularına İlişkin Uygulama Esasları

Uluslararası Nice Sınıflandırması’nın 35 inci sınıfında yer alan ve BİK/TPE 2007/2 sayılı Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğ’de “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri” şeklinde ifade edilen hizmetlerin, piyasa koşulları, dünyadaki gelişmeler, ilgili mahkeme kararları, Türkiye’deki marka sahipleri ve marka vekilleri tarafından bildirilen görüş ve değerlendirmeler çerçevesinde Türk Patent Enstitüsü (Enstitü) tarafından yeniden değerlendirilmesi sonucunda, bu alanda başvuru sahiplerine daha geniş kapsamlı bir tercih hakkı sunulması için Enstitünün ilgili hizmetlere ilişkin uygulamalarında değişikliğe gidilmesi kararı alınmıştır.

2.Hizmetin Niteliği
“Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri”, tüketicilerin farklı mallar arasından kendisine en uygun olanı seçip satın alması için çeşitli malların bir arada satışa sunulması hizmetini ifade etmektedir. Bu hizmet, nitelik,ölçek ya da ortam itibariyle birbirinden farklı satış noktalarında (süpermarket, hipermarket, katalog,internet, vb.) sunulabilmektedir. Bu hizmet esas olarak çeşitli malların “tüketiciye sunum” hizmetinden oluşmakta, malların satışı işlemini ifade etmemektedir. Dolayısıyla, belirtilen hizmeti “satış hizmeti” olarak adlandırmak hizmetin gerçek niteliğini ifade etmemektedir.

Avrupa Toplulukları Adalet Divanı (ATAD) 7 Temmuz 2005 tarihli Praktiker Kararında, bizzat satış işleminin kendisinin “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri”nin konusu olmadığını, ilgili hizmetin asıl işlevinin “malların tüketiciye sunumu amacıyla çeşitli malların bir araya getirilmesi” olduğunu kabul etmektedir. ATAD ilgili kararında ayrıca, hizmetin kapsamının anlaşılması için sunuma konu malların veya bu malların genel itibarıyla ait oldukları sektörlerin hizmet tanımına eklenmesi gerektiğini ifade etmektedir.

WIPO Nice Sınıflandırması Uzmanlar Komitesi “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri”ni “malların tüketiciye sunumu amacıyla çeşitli malların bir araya getirilmesi” olarak değerlendirmekte ve satış işleminin kendisini tescil edilebilir bir hizmet olarak kabul etmemektedir.

İlgili hizmetlerin “malın ya da malların satışı hizmeti” olarak değerlendirilemeyeceği, belirtilen hizmetin “tüketicilere perakende satış ortamlarında malların sunumu hizmeti” olarak kabul edilmesi gerektiği yönündeki görüş Enstitü tarafından da benimsenmektedir.

3. Mevcut Uygulamada Gerçekleştirilen Değişiklikler
Enstitünün 1999 yılından günümüze kadar devam eden uygulamasında, 35 inci sınıfta yer verilen ve “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri” şeklinde ifade edilen “çok sayıda farklı sektöre ait malların bir araya getirilmesi hizmetleri” tescile uygun olarak kabul edilmesine rağmen, “belirli bir sektör ya da mal ve hizmetlerin belirtildiği hizmet tanımları” tescil edilebilir nitelikte bulunmamıştır.

Bununla birlikte, piyasa koşulları, buna paralel olarak gelişen marka sahipleri ve marka vekillerinin görüş ve önerileri, ATAD’ın yukarıda belirtilen Praktiker Kararı ve Avrupa Birliği uygulamaları dikkate alınarak Enstitünün ilgili uygulamasının yeniden değerlendirilmesi ihtiyacı doğmuştur. Yapılan değerlendirme sonucunda, “çok sayıda sektöre ait malların bir araya getirilerek sunulması”ndan oluşan mevcut uygulamanın yanı sıra sektör, ürün ya da ürün grubu belirtmek suretiyle “bir veya birkaç sektöre ait malların bir araya getirilmesi […]

&s tarafından.|2013-04-13T01:39:46+03:00Cumartesi, Nisan 13, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|Marka Tescil Başvurularına Ait Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğin 35inci sınıfdaki yeni uygulama esasları için yorumlar kapalı
Go to Top